-
1 بدع
Iبَدَعَ1. keşfetmek2. becermekAnlamı: üstesinden gelmekIIبَدْع1. ihtiraAnlamı: yeni bir şey bulma, türetme2. buluşAnlamı: ilk defa yeni bir şey yaratma, icatبِدْع1. kreatörAnlamı: bir şeyi yaratan, ortaya çıkan (kimse)2. yaratanAnlamı: yoktan var eden3. mucitAnlamı: yeni bir buluş ortaya koyan4. yaratıcıAnlamı: yaratma yeteneği olan -
2 كشف
IكَشَّفَkeşfetmekIIكَشْف1. dizinAnlamı: indeks, fihrist2. içindekiler3. lâyiha4. indeksAnlamı: dizin5. liste -
3 أبدع
-
4 أطرف
-
5 ابتدع
-
6 ابتكر
-
7 اخترع
-
8 اكتشف
-
9 حسر
Iحَسَر1. güçsüzlükAnlamı: güçsüz olma durumu2. emekAnlamı: çok çalışmak, sa'y3. zahmetAnlamı: sıkıntı, güçlük, yorgunluk, eziyet4. bitkinlikAnlamı: bitkin olma durumuIIحَسَرَ1. keşfetmek2. köpeklemekAnlamı: çok yorulmak3. zahmetAnlamı: sıkıntı, güçlük, yorgunluk, eziyet4. didinmekحَسِرَ1. köpeklemekAnlamı: çok yorulmak2. zahmetAnlamı: sıkıntı, güçlük, yorgunluk, eziyet3. didinmek
См. также в других словарях:
keşfetmek — i, der, Ar. keşf + T. etmek Var olduğu bilinmeyen bir şeyi bulmak İki genç kadın, birbirlerini keşfeden iki yalnız çocuk gibi memnundular. H. E. Adıvar … Çağatay Osmanlı Sözlük